KARA KASIM'DAN AYDINLIK FENERBAHÇE'YE
Kasım ayı Fenerbahçe için oldukça kötü geçti... 4 Kasım'da ÜLKER Stadı'nda Trabzonspor karşısında 3-2'lik bir mağlubiyet aldık...
Takımımızda stoperlerimiz Rodrigo Becao, Alexander Djiku ve Serdar Aziz'in yanı sıra Ludogorets ile oynanan ilk maçta sakatlanan ancak Pendikspor maçına çıkarak 9'uncu dakikada sakatlığı nüksedip oyundan çıkan orta sahamızın yıldızı Fred Rodrigues yoktu..
Stoper olarak Serdar Aziz ve sol bekten devşirme Jayden Oosterwolde görev yaparken, orta sahamızda da Miha Zajc forma giydi..
Geçtiğimiz sezonun devre arasında transfer edilmeden önce ısrarla "ALMAYIN" diye yazdığımız Samet Akaydın ve Jayden Oosterwolde; Trabzonspor'un Nijeryalı golcüsü Paul Onuachu ve Boşnak kanat oyuncusu Edin Visca'yı bir durduramadılar...
İlk yarıda Edin Visca'nın ortasında Paul Onuachu kafayla Trabzonspor'u 1-0 öne geçirirken, ikinci yarının başında da yine Edin Visca'nın sol taraftan ortasında Miha Zajc'tan seken topa ceza sahası dışından çok sert vuran Berat Özdemir ÜLKER Stadı'nda bize bir şok daha yaşatıyordu..
2-0'ın şokunu atlatamadan sahanın yıldızı Edin Visca'yla duvar pası yapan Abdülkadir Ömür'ün sol taraftan ortasına bu kez Nicolas Pepe dokunuyor ve Trabzonspor 3-0'lık üstünlük sağlıyordu Fenerbahçe karşısında..
Geldiğinden bu yana çok eleştirdiğimiz kalecimiz Dominik Livakovic uzaktan yakından kalemize gelen her topu içeriye buyur ediyor; taraftarımız saç baş yoluyordu..
Trabzonspor'un sağ beki Mehmet Can Aydın, Fenerbahçe'nin 12'nci adamı gibiydi adeta... Önce Miguel Crespo'yu; ardından Dusan Tadic'i ceza sahası içinde indirince hakem Zorbay Küçük "penaltı" diyor; Dusan Tadic'in 2 penaltı golüyle ÜLKER Stadı'ndan 3-2'lik mağlubiyetle ayrılıyorduk...
Teknik Direktörümüz İsmail Kartal'ın Samet Akaydın'ı oyundan çıkarıp ön liberomuz İsmail Yüksek'i stoper pozisyonuna çekmesi de maçtaki bir diğer skandaldı...
İsmail Yüksek; adaşı ve hocası İsmail Kartal'a nazire yaparcasına rakibi Mahmoud Trezeguet'ye yaptığı faul sonucu Fenerbahçe'yi 10 kişi bıraktı...
Maçın hakemi Zorbay Küçük; VAR'daki Mete Kalkavan'ın uyarısı sonucu Trabzonsporlu Paul Onuachu ve Mahmoud Trezeguet'nin faul gerekçesiyle iptal edilen gollerini geçerli saysa Fenerbahçe sahadan 5-2 mağlup ayrılacaktı...
Her başarısızlığında Galatasaray; Dursun Özbek, Erden Timur, TFF, Mehmet Büyükekşi, MHK ve Ahmet İbanoğlu'nu diline dolayan Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'un maçtan 1 gün sonraki Divan Toplantısı'nda MHK Başkanı Ahmet İbanoğlu için "Karakteri zayıf ve omurgasız" demesinden sonra MHK Başkanı Ahmet İbanoğlu'nun Ali Koç'u mahkemeye vermesi de başka bir skandaldı...
Hakemler Fenerbahçe'nin hakkını yiyorsa haftalarca nasıl lider olunmuştu ki?
Başkan Ali Koç aynı Divan Toplantısı'nda kendisini eleştiren camianın efsanelerinden Ogün Altıparmak'ı salondan atmaya yeltenerek "Fenerbahçe'yi dibe siz çekiyorsunuz" dedi..
Anlamadığımız bir başka olay da Ogün Altıparmak madem Fenerbahçe'yi dibe çekiyor; acaba neden Ogün Altıparmak'ın oğlu Batur Altıparmak'tan birçok futbolcu alınmıştı ki? Hatta şu anda Fenerbahçe'de forma giyen İrfan Can Kahveci'nin menajeri de "kulübü dibe çeken" Ogün Altıparmak'ın oğlu Batur Altıparmak değil miydi ki?
Başkan Ali Koç konuşmasının bir yerinde de "Şike ve bahise karşıyız" derken acaba formasında NESİNE reklamlarının bulunduğunun farkında mıydı?
Trabzonspor şokundan sonra UEFA Konferans Ligi'ndeki rakip Ludogorets'ti... Bulgaristan'daki maçta elde kalan tek stoperimiz Samet Akaydın'ın UEFA listesine yazılmayışı sonrası çakma sol bek Jayden Oosterwolde'nin yanında genç Yusuf Akçiçek forma giyiyordu..
İki stoperimiz de sol ayaklıydı ve hiç birlikte oynamamışlardı... Takımda stoper yokken; Rodrigo Becao, Alexander Djiku, Serdar Aziz sakatken; Samet Akaydın ve Mert Müldür de UEFA listesinde bulunmazken 29 Ekim'deki Pendik deplasmanında sakatlanan Rodrigo Becao'nun sakatlandıktan tam 11 gün sonra ameliyat olması hangi sivri zekâlının işiyse onu tebrik(!) ediyoruz..
Maçın ilk 20 dakikalık diliminde bir türlü uzaklaştıramadığımız topta sol bekleri Anton Nedyalkov sağ tarafa bıraktı; Polonyalı ön liberoları Jakub Piotrowski yaklaşık 24 metreden çaktı; kalecimiz Dominik Livakovic soluna giden meşin yuvarlağa herkes gibi bakınca bir anda 1-0 geriye düştük..
Yediğimiz golden sonra santrforumuz Michy Batshuayi birçok kez kaleyi yoklayıp isabet kaydedemezken son bölümde sol taraftan gelişen Ludogorets atağında Anton Nedyalkov'un içeri çevirdiği topta Aslak Witry'nün düşerken verdiği pasta bomboş pozisyonda Rwan Seco dokundu ve 2-0 mağlup olarak bir şok daha yaşadık..
Bulgaristan dönüşü rakibimiz Adana Demirspor'du... Deplasmandaki maç boyunca Fenerbahçe Samet Akaydın, Sebastian Szymanski, Dusan Tadic ve Edin Dzeko ile fırsatlar bulurken Adana Demirspor kalecisi Ertaç Özbir gole izin vermedi. Bright Osayi-Samuel ve Ferdi Kadıoğlu'nun vuruşları da az farkla auta gitti..
Uzaktan atılan şutlarda gol yiyen bir kaleci olan Ertaç Özbir'e Fenerbahçeli futbolcuların vuruşları plase niteliğindeydi... Sadece Sebastian Szymanski'nin şandel vuruşu kaleci Ertaç Özbir'i zorladı.. Bu sebeple girilen fırsatlardan sonuç alamadılar...
İkinci yarıda Ferdi Kadıoğlu ve Michy Batshuayi'nin duvar pasının ardından topla buluşan Dusan Tadic topu Adana Demirspor filelerine gönderirken hakem Halil Umut Meler, Micht Batshuayi'nin pozisyonunun ofsayt olduğu gerekçesiyle golü vermedi ve maçtan 0-0'lık beraberlikle ayrılarak 2 puan daha kaybettik..
Milli maç arasından sonra rakibimiz Karagümrük'tü... Gereksiz çıkışlar yapan ve uzaktan goller yemekte mahir(!) olan kalecimiz Dominik Livakovic bu kez de Kadıköy'de, Karagümrük maçında çıkıyordu sahneye..
Karagümrüklü Ryan Mendes'in sol tarafa pasında Can Keleş önce kalesinden gereksiz çıkan Hırvat file bekçimiz Dominik Livakovic'den sıyrıldı ve Samet Akaydın'ı oyundan düşürüp vurduğu meşin yuvarlak gol çizgisindeki Ferdi Kadıoğlu'nun bacakları arasından geçip Fenerbahçe filelerini bulunca ÜLKER Stadı'ndaki taraftarlar dondu kaldı...
Soyunma odasına 1-0 mağlup gittikten sonra bu kez Karagümrük'ün Şili asıllı Arjantinli kalecisi Matias Dituro yetişti imdadımıza...
Karagümrük kalecisi Matias Dituro, hiç pozisyon yokken topla birlikte Fenerbahçeli İrfan Can Kahveci'ye de vurunca camianın "düşman" ilan ettiği hakem Arda Kardeşler penaltı noktasını gösterdi... Topun başına geçen Dusan Tadic bir anda Kadıköy'ü ayağa kaldırdı ve Fenerbahçe 1-1'lik eşitliği yakaladı...Dakikalar 58'i gösterirken İrfan Can Kahveci'nin kaptığı ve götürdüğü topta Sebastian Szymanski sağ taraftan içeri çevirdi; Dusan Tadic kendisinin ve Fenerbahçe'nin 2'nci golünü atınca sarı
kanaryalar 1-0'lık mağlubiyetten 2-1'lik üstünlüğü yakaladı ve maçı da bu skorla kazandı..
Fenerbahçe bu 2 gol dışında Karagümrük kalecisi Matias Dituro'yu yere bile yatıramazken; hakem Arda Kardeşler'i "düşman" ilan edenler ve maçlarına istemeyenler için Hatayspor'da oynayan kardeşi Erce Kardeşler'i transfer etmelerini tavsiye ediyoruz..
Karagümrük galibiyeti 4 gün boyunca ağzımıza 1 parmak bak çalıyordu... Konferans Ligi'ndeki rakibimiz ilk maçta 3-1 kazandığımız Danimarka temsilcisi Nordsjaelland'dı..
Stoperlerimiz Rodrigo Becao, Alexander Djiku ve Serdar Aziz yoktu; Samet Akaydın'ın adı UEFA'ya bildirilmemişti...
Ön liberomuz İsmail Yüksek ve genç Yusuf Akçiçek stoper pozisyonunda; Jayden Oosterwolde sol bek mevkiinde oynarken; Ferdi Kadıoğlu, Fred Rodrigues, Miha Zajc, Mert Hakan Yandaş, Emre Mor ile Mert Müldür de sakatlıklar ve adlarının UEFA'ya bildirilmemesi yüzünden takımı eksik bıraktılar..
Grupta 9 puanımız vardı ve 1 puan bize yetiyordu... Ancak evdeki hesap çarşıya uymayacaktı..
Orta sahalarındaki Mohamed Diomande, Jesse Tverskov, Daniel Svensson ile sol kanatta oynayan Andreas Scjelderup'u bir türlü durduramadık...
İlk yarıda dakikalar 21'i gösterirken Christian Rasmussen'in sağ taraftan kullandığı köşe vuruşunda ön direkte Jese Tverskov kafayla indirdi; arka direk dibinde dokunan sağ bekleri Lucas Hey Nordsjaelland'ı Fenerbahçe karşısında 1-0 öne geçirdi..
25'de bu kez Andreas Schjelderup'un derinlemesine pasında sol tarafta topla buluşan Mohamed Diomande sol taraftan içeri bıraktı; gerilerden gelen Daniel Svensson hafif sol çaprazdan vurdu ve bir anda 2-0 geriye düştük..
İlk yarının son anlarında Dusan Tadic'in sol taraftan derinlemesine pasında Nordsjaelland'ın en zayıf halkası olan kaptanları ve stoperleri Kian Hansen sektirince; Sebastian Szymanski ceza sahası dışından topu Michy Batshuayi'ye gönderdi; Kongo asıllı Belçikalı golcümüz Michy Batshuayi kaleci Carljohan Erksson'un soluna enfes plaseleyince bir anda skoru 2-1'e getirdik...
Golden sonra takımımızda ayakta kalan tek isim olan Sebastian Szymanski ile bir gol daha bulduk.. Biz beraberliği yakaladık diye sevinirken maçın Fransız hakemi Jeremie Pingard, VAR hakemi Benoit Bastien'in uyarısıyla "SZYMANSKI ELLE OYNADI" dedi ve golü iptal etti..
Soyunma odasına 2-1 mağlup olarak giderken ev sahibi Nordsjaelland'da sakatlanan Mohamed Diomande'nin yerine Benjamin Nygren oyuna girerken hat-trick yapan İsveçli golcüyü durduramadık..
Burkina Fasolu stoperleri Adamo Nagalo'nun derinlemesine pasında topla buluşan ve oyuna ikinci yarıda giren İsveçli Benjamin Nygren sol çaprazdan çaktı.. Kalecimiz Dominik Livakovic'in solundan filelerimize giden top Nordsjaelland'ı 3-1 öne geçiriyordu..
Golden sonra İsmail Yüksek'in pasında Michy Batshuayi topu Nordsjaelland filelerine gönderdi ancak VAR hakemi Benoit Bastien, "OFSAYT" dedi ve bir golümüz daha geçersiz sayıldı..
Christian Rasmussen'in orta sahadan sağ tarafa gönderdiği topta Andreas Schjelderup'un çaprazdan vuruşu kalecimiz Dominik Livakovic'ten döndü; atağı başlatan ve gerilerden koşup gelen Christian Rasmussen golü atınca Nordjaelland Fenerbahçe karşısında 4-1'lik üstünlüğü yakaladı..
Adama Nagalo'nun derinlemesine pasında ikinci yarıda oyuna giren Benjamin Nygren önce Yusuf Akçiçek'ten, ardından İsmail Yüksek'ten sıyrılıp soluyla çaktı ve skor 5-1 oldu...
Maç böyle bitecek denirken İsmail Yüksek'ten sıyrılıp sol taraftan içeri çeviren Conrad Harder'in pasında dokunan Benjamin Nygren kendisinin 3'üncü, Nordsjaelland'ın 6'ncı golünü atınca Fenerbahçe Danimarka'da büyük bir hüsran yaşıyor ve 6-1 kaybediyordu....
Sıradaki maç Sivasspor maçıydı ve Kadıköy'deydi... Tek orijinal stoperimiz Samet Akaydın ve uzun süredir sakat olan Fred Rodrigues kadroya dönmüş; Nordsjaelland maçında stoper olarak oynatılarak adeta yakılan İsmail Yüksek kulübeye çekilmişti.....
17'nci dakikada Fred'le başlayan atağımızda Dusan Tadic sol taraftan ortasını yapıyor; yakın kale alanına yakın bir yerden yaklaşık 1 aydır gol atamayan Sebastian Szymanski topu kaleci Ali Şaşal'ın sağından filelere gönderince Sivasspor karşısında 1-0 öne geçiyorduk..
İlk yarının son anlarında Bright Osayi Samuel'in pasında topla buluşan İrfan Can Kahveci; ceza sahası dışı çaprazında önce rakibi Clinton N'Jie'den kurtulup önünü boşaltıyor ve enfes bir sol vuruşla kaleci Ali Şaşal Vural'ın sağından topu Sivasspor filelerine göndererek soyunma odasına 2-0'lık üstünlükle gitmemizi sağlıyordu..
2003-2004 sezonu itibariyle bir dönem Fenerbahçe'de de top oynayan Sivasspor Teknik Direktörü Servet Çetin ikinci yarıya değişiklik yapmadan başlıyor; ancak Yiğidolar golü stoperlerimiz Samet Akaydın ve Jayden Oosterwolde'nin ortaklaşa hatasında buluyordu..
Samu Saiz'in derinlemesine pasında stoperlerimiz Samet Akaydın ile Jayden Oosterwolde'nin arasına girerek kalecimiz Dominik Livakovic'i avlayan İtalyan asıllı Arnavut futbolcuları Rey Manaj; Kadıköy'ü bir anda sessizliğe gömüyordu..
Acaba Nordsjaelland maçındaki gibi demoralize mi olacaktık?
Sivasspor Nordsjaelland gibi güçlü değildi... En zayıf bölgeleri savunmalarıydı... Dusan Tadic'in s
tarafa bıraktığı topta Edin Dzeko'nun çaprazdan vuruşu Sivasspor'un sağ beki Alaaddin Okumuş'un müdahalesiyle önce üst direğe çarpıp sonrasında gol çizgisini geçince farkı bir anda 2'ye çıkararak 3-1'lik üstünlüğü yakaladık..
Final golümüz ise müthişti... Sağ taraftan enfes bir depar atan İrfan Can Kahveci topu Samba Camara ve Charilaos Charisis'ten kurtardıktan sonra yerde kaldı; topla buluşan Dusan Tadic sağ taraftan içeri çevirdi; Edin Dzeko gelişine çaktı ve kendisinin 2'nci Fenerbahçe'nin 4'üncü golünü atınca sarı kanaryalar Sivasspor karşısında maçı 4-1 kazandı...
Maçta sakatlanıp oyundan çıkan orta sahadaki dinamomuz Miguel Crespo'nun oyundan çıkmak istemeyip uzun süre inatla sahada kalması da takdire değerdi.. Bir ara gönderilmek istenen Portekizli yıldız Miguel Crespo gibi terinin son damlasına kadar akıtan birkaç futbolcuya daha ihtiyacımız var..
Fenerbahçe'de son 1 ayda yaşanan gelişmeleri kaleme aldık... Her zaman söylediğimiz gibi; biz hep iyi şeyler yazmak istiyoruz; ancak gereksiz polemikler; maçları saha dışına taşımalar, sürekli ezeli rakip Galatasaray'ı; TFF'yi, hakemleri eleştirmeler maalesef kabak tadı veriyor.. Hele ki liderliğe rağmen bunları konuşmak gerçekten garip kaçıyor..
Umarız 2013-2014 sezonundan bu yana şampiyon olamayan Fenerbahçe bu sezon Süper Lig'de; Türkiye ve Avrupa Kupaları'nda büyük başarılara imza atar... Sarı kanaryalara bu çetin mücadelede sonsuz başarılar diliyoruz